Sosyeteye takdim edilmek üzere Londra'ya gelen ve kumarbaz olduğu söylenen Ian Thornton'ın büyüsüne kapılarak kendini onun kollarında bulan Elizabeth Cameron, dedikodular yüzünden acımasızca dışlanarak kötü bir duruma düşmüş, adı lekelenmiştir. Üvey ağabeyi Robert, onun onurunu korumak için düelloya davet ettiği lan'ı yaralayarak kayıplara karışanca, anne babası olmayan genç kız yapayalnız kalır. Skandaldan sonraki iki yıl boyunca, Londra dışındaki bakıma muhtaç malikânesini ayakta tutabilmek için, son derece kısıtlı koşullarda mücadele veren Elizabeth'e parasal destek sağlamak istemeyen cimri amcası, onu evlenmeye zorlamaktadır. Sonunda genç kızı adeta bir meta gibi açık artırmayla pazarlayarak en fazla para veren soyluyla evlendirmeye karar verir. Daha önce yeğeniyle evlenme talebinde bulunmuş olan lordlara mektup yazar. çoğundan cevap bile gelmez. Sadece üç kişi genç kızı bir hafta misafir ederek durum değerlendirmesi yapmaya razı olur. Bunlardan biri de Ian Thornton'dır.Ancak Elizabeth genç adamın av köşküne gittiğinde hiç beklemediği bir tepkiyle karş:laşır. Thornton'la aralarındaki aşk kıvılcımı aleve dönüştüğü halde, yanlış anlamalar yüzünden birbirlerini incitip yaralamak zorunda kalırlar.
Yazarın öyle harika bir kalemi var ki.. Yarattığı karakterlere hayat dokunuşu yaparken öyle etkileyici şeyler ortaya çıkarıyor ki..
Kitabı okuyalı uzun zaman oldu. Maalesef eskisi gibi okuduğum andan sonra yorum giremiyorum. Ancak kitabı sanki daha dün okumuşum gibi hatırlıyorum. Beni çok etkilemişti.
Zaten dönem kitaplarını acayip seviyorum. Özellikle de beni zamanda yolculuğa çıkarabilecek, o dönemde yaşıyormuşum hissini yansıtan kalemleri daha da bir seviyorum.
Yazara diyebilecek lafım yok o yüzden. Okuduğum sanırım 4. kitabı oldu bu. Ne zaman sahafta ya da yeni kitabı çıkacak olsa tereddütsüz alıyorum. Gerçi sanırım şuan kitaplığımda hepsi mevcut :)
Kitap için ise Elizabeth'in üvey abisine ne kadar kızdığımı söylemekle başlayacağım sanırım :) Gerçi kitap boyunca ana karakterlere de sinir olup, üzülebiliyorsunuz. Ama her ne durum olursa olsun yine de uzun süre onlara kızgın kalamıyorsunuz :) Resmen kalbimi fethettiler yinee :)
Zaten adam İskoç, yani sevmeme gibi bir lüksüm olamaz :D
Evet, klasik bir tarihi aşk romanı. Ama işte yazarın farkı yaptığı ufak dokunuşlarla bile kendini belli ediyor, diğer kitaplardan ayırıyor.
Tek kelimeyle mükemmeldi. Her bir sayfasını okurken acayip keyif aldım. Haa belki bu kadar uzun olmasa da olurdu ama yine de sonuna kadar merak içinde okuyup, keşke ah nerede Ian gibiler diyebiliyorsunuz.. :))
Ben yine seriyi bir başından bir sonunda okuyorum yemin ederim :D
İlk kitabı daha okumamışım mesela. Ama karakterler arası öyle pek bağda olmayınca sıkıntı duymuyorum :)
Tarihi aşk romanı seven arkadaşlarıma kesinlikle tavsiye ederim. Eminim sizler de okurken büyük keyif alacaksınız :)
Orjinal Adı: Almost Heaven
Sayfa Sayısı: 572
Goodreads Puanı:4,32
Benim Puanım:5
en bi enn beğendiğim kitaplarından biridir Mutluluk....çıkardığı bütün kitapları okuyan biri olarak gözüm kapalı tavsiye ederimbu kitabı ve tümm kitaplarını....:))
YanıtlaSilGamze'cimm...ben Ian ı İrlanda lı diye hatırlıyorum yaa...öyle uzun zaman oldu ki okuyalı ve üzerine bir çok İrlanda ve İskoç ilahı okuduğum için karıştırdım mı diye düşünüyorum yaa::):):)
Bu yazarın tarihi kitapları çok iyi oluyor gerçekten. Ben de severek okuyorum. Mutluluk en sevdiklerimden biri. Ben de Ian'e bayılmıştım :-)
YanıtlaSil