About Me

Cress Eksik Parça Göbekli Tepe Muhafızı Cinder Beni Bırakma

Dilek Taşı - Jude Deveraux || Yorum



Bazen dileklerin gerçekleşmesi için biraz sihre ihtiyaç vardır…
 
Doktora öğrencisi Gemma Ranford, Frazier ailesinin tarihi belgelerini kataloglama işini o kadar çok ister ki bunun için diğer adaylarla savaşmaya bile hazırdır. Tarihe tutkun Gemma, çaresizce tezini bitirmeye çalışıyordur ve belgelerin, araştırmalarına yardımcı olacak yeni bilgiler içerdiğini ummaktadır. Bulmayı hiç beklemediği şeyse çoğu insanın efsane olduğuna inandığı ve Frazier soyadına sahip herkesin dileklerini yerine getirdiği söylenen Dilek Taşı’dır. 
Genç kadın Virginia’daki küçük kasabada aileyle daha çok vakit geçirdikçe, Frazier’ların en içten dileklerinin gerçekleştiğini fark eder. Bir de Frazier’ların en büyük oğlu Colin’e umutsuzca âşık olduğunu… 
Uluslararası üne sahip bir hırsız da ava katılınca, bir asırdan uzun süredir kayıp olan Taş’ı bulabilmek için birlikte çalışmak zorunda kalan Gemma ile Colin’in zamanı daralır. Çünkü Taş yanlış ellere geçerse Frazier ailesinden kimse güvende olmayacaktır…
 
 “Deveraux’nun altın dokunuşu hikâyeye paha biçilemez ölçüde değer katmış.” 
Publishers Weekly 
 
Kasabada şahit olduklarından, bu adamı, ailesini tanıdıktan ve şimdi de evini gördükten sonra içinde özlem duygusu uyandı. Babası öldüğünden beri kendini hiçbir yere ait hissedememişti. Bir yere ve birine ait olmak, Gemma’nın en derin arzusuydu.
Birbirlerini çok iyi tanıyorlar, diye düşündü Gemma. Birbirlerini o kadar iyi tanıyorlardı ki rahatça konudan konuya geçebiliyorlardı. İşte bu, diye geçirdi aklından. Ben de böyle bir şey istiyorum. Herkesi tanıdığım, herkesin birbirini önemsediği böyle bir samimiyetin parçası olmak istiyorum.




Herkese merhaba!
Bugün sevimli mi sevimle bir kitabın yorumu ile karşınızdayım. :) 
Arka kapak yazısı detaylı olarak kitabın içeriğini özetlediği için ben direk kitapla ilgili yorumuma geçiyorum.
Yazarı şans eseri Pegasus Yayınevinin n11 sitesindeki kampanyasında buldum. Set halinde satılıyordu. Ben de birkaç kitabının arka kapağını okumuş ve ilgimi çekmişti.

Gerçi uzun bir süre kitaplıktan bekledi. Ardından bir arkadaşım baya önerince elime geçen ilk kitabını alıp okumaya başladım. Normalde seri bir kitap ama ben seriye ve yazara üçüncü kitabı ile merhaba dedim. 

Bu tarz kitaplarda hiçbir zaman seri sırası ile okuyamıyorum. :) Konular genel anlamda her kitapta farklı olduğu için sizi çok rahatsız eden bir durumla karşılaşmıyorsunuz okurken.
Ardından Dilek Taşı ile devam ettim.
Konusu klasik, insanı sıkmayan, gününüzün sonunda yüzünüze minik bir tebessüm bırakan tarzda bir kitap.
Ben okurken baya bir keyif aldım. Açıkçası hiçbir sayfasını oflayarak çevirdiğimi hatırlamıyorum.
Hatta bitmesine de baya üzüldüm. Tadı damağımda kalmış gibi hissettim. Birkaç bölüm daha yazılsaymış keşke dedim. 

Yazarın bu serisi normalde 9 kitaptan oluşuyor ancak bizde şimdiye kadar yalnızca 5 kitabı çıktı.
Seride bir kitap günümüzde geçerken diğer kitap geçmişte geçiyor. 
Ben yazarın kalemini sevdim. Bu tarz kitapları okumayı sevenler de eminim bu seriyi beğeneceklerdir. :) 


*********

Orjinal Adı: Heartwishes 
Sayfa Sayısı: 368
Goodreads Puanı:3.99
Benim Puanım:4





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder