Ölüme meydan okumaktı aşk.
Olmazları oldurmak, yeni efsaneler yaratmaktı.
Bedenlerin değil, ruhların açlığıydı.
Aşk bir masaldı ve biz bu masala, birbirimizi ilk gördüğümüz o anda başlamıştık.
Olmazları oldurmak, yeni efsaneler yaratmaktı.
Bedenlerin değil, ruhların açlığıydı.
Aşk bir masaldı ve biz bu masala, birbirimizi ilk gördüğümüz o anda başlamıştık.
Ünlü Aşk kitabını dün akşam saat 11 civarında elime aldım ve daha öğlen 3 olmadan kitabı bir çırpıda okudum, bitirdim.
Bu türde yazan Türk yazarlarından iki kişi vardır kitapları çıktığı gibi tereddüt etmeden alıp, okuyacağım. Fatih Murat Arsal ve Meral Kır. Ve şimdi ise bu listeye bir isim daha eklemiş bulunuyorum. Burcu Bahtiyar..
Öncelikle son dönemler okuduğum en en keyifli giriş bölümüne sahip olduğu için, kitabı ayrı bir yere koyuyorum :) Eğer kitap hakkında kararsızlık yaşıyorsanız, yaşadığınız yerde bir kitapçıya gidin. Kitabı elinize alın ve sadece ilk bölümü okuyun.. Hemen ardından tereddüt etmeden kitabı okumak isteyeceksiniz büyük bir hevesle.
Yazarın ilk kitabı olduğu için doğal olarak çekimser davranabilirsiniz. Ben de doğrusu nasıl bir kitapla karşı karşıya olduğumdan emin değildim. Ancak yazarın kalemi o kadar eğlenceli ve akıcı ki.. İsteseniz bile kitabı elinizden düşüremiyorsunuz.
Neredeyse 500 sayfa hangi ara bitti anlamadım. İsterdim ki Can ve Karen'in aşkını çok daha fazla okuyayım :)
İçerik ve karakterler hakkında sizlere kısaca bilgi vereyim önce.
Karen Yağız, 25 yaşında bodyguardımız :) Kulağa ilk okuduğunuzda ilginç geliyor değil mi? Baba mit emeklisi olunca Karen'in böyle bir tercih yapmasınız yadırgamıyorsunuz. Kızımız son derece inatçı bu konuda ve çokta başarılı yaptığı işte. Toprak en en yakın arkadaşı. Aynı zamanda bu işte de birlikte çalışıyorlar.
Can Taker.. Ünlü film yıldızımız :) Birgün yolu çekimler nedeniyle Türkiye'ye düşüyor. Annesi Türk, babası Amerikalı. Çokta mutlu bir çocukluk geçirmemiş kendisi. Özellikle annesinin terk edip gitmesi yüzünden. Bu nedenle Türk insanlarına karşı biraz fazla önyargılı ve ırkçılığa varan tavırlarla hareket ediyor. Taaa ki Karen ile tanışasaya kadar :)
Can'ın koruma görevini alan aslında Toprak iken geçirdiği trafik kazası sonucu bu göreve Karen getirilir. Ve hiç düşmeyen tempo da böylelikle başlamış olur.
Kitapta sevdiğim bir diğer nokta ise hiçbir şekilde durağan bir hal almaması. Devamlı hareketli geçmesi bölümlerin. Bol bol aksiyonun olması da cabası tabi :)
Kitapla ilgili beğendiğim diğer durum ise, karakterlerin özellikle de Can'ın sevgisini saçma sapan durumlar ile karıştırmadan, kabul etmesi. Yani sadece cinsellik diyerek işin içinden çıkıp, taa kitabın sonunda hislerini kabul eden karakterleri çok okuduk. Ancak Can'ın böyle olmaması, hanesine yazılan bir artı daha oldu :)
Son dönemlerde çok fazla Türk yazarın kitaplarının çıktığının farkındayız. Ve hepimizde bir çekimserlik oluyor maalesef. Ancak demem odur ki tüm çekimserliğinizi bir kenara atın ve bu kitabı kesinlikle alın, okuyun. Eminim sizlerde okuduğunuzda en az benim kadar keyif alacaksınız ;)
Ve yorumu okurken arka fonda dinlemeniz için kitabı yansıtacak bir müzik paylaşmak istiyorum sizlerle :)
Asude Pabucumun Ajanı serisini okudun mu 2 kitapçık :) ben onları okurken de çok çok eğlenmiştim hatta ilk kitabında kahkaharla güldüğüm çok olmuştur ki beni güldürebilen nadir romanlardandır kendisi :) (herkes puccada çok güldüğünü söyler ama puccayı roman kategorisine koymuyorum ben ve hiç bir kitabını da okumadım :) )
YanıtlaSilPucca türü kitapları sevmem bende pek :D
SilPabucumun Ajanı ise 2 kitabını da aldım ancak henüz onları okumaya fırsat bulamadım :/
o zaman en kısa zamanda Pabucumun Ajanı-1'e başlamalısın :) emin ol ondan da zevk alıcaksın :)
Silişte ben kitaplar için kura yöntemini kullandığımdan bir türlü o kitabın adını çekemedim :) Ama artık olmadı kurayı es geçip, direk kitaba başlayadabilirim ^_^
SilBu kitabın devamı olur mu sizce
YanıtlaSil